|
Uzmanlar,
ailelerin korkan çocuklarına korkuyu yenmeleri konusunda baskı
yapmaları, çocuğun daha fazla korkmasına neden olacağını
belirtiyor.
Uzmanlar,
çocuklarda korkunun, bebeklik döneminden başlayıp 4 yaşında
doruğa ulaştığını belirterek, çocukta korku duygusu
ortaya çıktığında ailelerin, ´erkek çocuk korkar mı,
koskoca adam olacaksın´ gibi sözlerinin, korkuyu azaltmayıp
aksine beslediğini vurguluyor.
Nevşehir Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürü Yusuf Çağlayan,
çocuğun bebeklik döneminde her şeyin ürküntü verici olduğunu
dile getirerek, alışılmamış bir nesne, yabancı bir yüz,
yanına getirilen bir bebek, acıkma, susama veya altının ıslanması
gibi nedenlerin çocukta korku duygusunu geliştirdiğini
kaydediyor.
Çocuklar için düşünülebilecek en büyük korkunun
anne-babadan ayrılma olduğunu ifade eden Çağlayan, şöyle
devam etti: 'Korku 4 yaşında doruğa çıkar. Sonraki süreçte
ise daha somut korkuların ortaya çıktığı gözlemlenmiştir.
Köpek, düşüp yaralanma, bir yerinin sıyrılıp çizilmesinden
kaynaklanan korkular, özellikle bu dönemde yoğunlaşır.
Aile ve çocuğun elinde olmayan çok çeşitli nedenlerle de
korku başlayabilir. Bunlar içinde yangın, deprem, evin
soyulması, sel felaketi ve yıldırım gibi etkenler de erişkin
yaşlara kadar derin izler bırakabilir'.
Çivi çiviyi söker mantığı çok yanlış!
Çocukta korku duygusunun, daha küçük yaşlardan itibaren
yenilmesi gerektiğini belirten Çağlayan, şunları söylüyor:
'Aileler ve eğitimciler, çocuğun korku tepkileri karşısında
sert tepki göstermekten uzak durmaları gerekir.
Korkularından dolayı çocuğu ayıplamaktan, utandırmaktan kaçınılmalı,
korkularla alay edilmemelidir. Korkunun üzerine gitmekten
mutlaka kaçınılmalıdır. Ev içinde korkutucu bir nitelik,
araç veya gereç olup olmadığı iyice araştırılmalı, çocuk
eğer oyundan ve arkadaştan yoksun ise bunlara olanak yaratılmalıdır.
Aşırı kollayıcı tutkuları gevşetmek, çocuğun kendi işini
kendisinin görmesine katkı sağlanmalı. ´Çivi çiviyi söker´
mantığıyla harekete geçip korkuları bastırmaya, bir
korkuyu başka bir korkuyla yenmeye çalışılmamalıdır.
Karanlıktan korkan bir çocuğu, karanlık odaya sokmaya kalkılmamalı,
karanlık odaya birlikte girilmelidir. Köpekten korkan bir çocuğa,
çoban köpeği okşatmak korkuyu artırır,ama işe yavru bir köpekle
başlarsanız, çocuktaki korku duygusunu en başından yenmiş
olursunuz.'
Çağlayan, korkunun küçük yaşlarda yenilmesi gerektiğini
kaydederek, 'Korku, küçük yaşlarda yenilmediği zaman çocukta
zeka geriliği, aşırı sinir, hiperaktiflik veya içine kapanıklık
(otistik), uyumsuzluk ve hassasiyet gibi gelecek için tehlikeli
rahatsızlıklar başlayabilir' diye belirtiyor.
|